Bugüne kadar seçilmiş olan ve bu ülkede Hükümet kuran tüm siyasilerin başarısızlıklarının açıklaması olarak kullanılan “AMBARGO” sözcüğü, son günlerde yine gündemde.

Ekonomideki kötü gidişin nedeni olarak yeniden kullanılmaya başlayan AMBARGO kelimesini, son günlerde yaşanan gelişmeler ışığında bir kez daha değerlendirelim istedim.

Bunun için de iki farklı olayı örnek vermek istiyorum.

Örnek 1. Ambargo bunun neresinde?

Geçtiğimiz hafta Sn.Özadam’ın yazmış olduğu bir yazı gerek yerel basında gerek ise Türkiye basınında büyük yankı uyandırdı.

Ülke ekonomik bir felakete sürüklenirken, Devlet kaynakları ile Hollywood ve Tahiti de KKTC nin tanıtılması büyük tartışmalara neden oldu.

Ambargo altında ezilen bir ülkenin Dünya’ya açılımı gibi lanse edilmeye çalışılan bu olay, aslında Devlet kaynaklarının Ambargo dinlemeksizin nasıl tüketildiğine verilecek güzel bir örnektir.

Dünya’ya şu mesaj verilmiştir: “Siz bize Ambargo uygulasanız bile, biz bu Ambargoları yıkıp Hollywood ve Tahiti’ye gidebiliyoruz.”

Tabi ki bu seyahatlerden kimsenin haberi olmadı ta ki Sn.Özadam kaleme alana kadar.

Merak etmeyin Dünya’nın da umrunda değil bu seyahatler.

Ambargo filan da kırdığımız yok.

Devlet bütçesindeki kaynaktan karşılanan bu seyahatler sadece bedava gezip - içip - yiyenlere yaradı.

Ambargoymuş!!!

Bu geziye katılanlardan rica ediyoruz, yediğiniz-içtiğiniz sizin olsun bari gördüklerinizi anlatın…

Örnek 2. Onur Air ve Sky Air a uçuş hakkı verilmemesi?

Bu ülkede gerçek anlamda bir Ambargo’dan söz etmek gerekir ise o da “Direkt Uçuşlar” dır.

Her ne kadar benim bu olaya yaklaşımım farklı dahi olsa, KKTC ile TC arasında ne kadar çok uçak şirketi uçmaya başlar ve rekabeti yükseltir ise, bu rekabetten kazanan KKTC halkı olacaktır.

Hizmet kalitesinin yükselmesi, uçak bilet fiyatlarının da düşmesine neden olacak olan bu rekabet ayrıca da KKTC turizmi için tam anlamı ile bir devrim niteliğinde olacaktı.

Ancak nedendir bilinmez bu iki uçak şirketine KKTC ye uçuş yapabilmesi için izin verilmiyor. Yani Ambargoyu KKTC Hükümeti uyguluyor.

Hemen ardından da KTHY'yi yönetemeyen bir Devlet, yeni havayollarının kurulması için çalışmalar yönetiyor.

Bu konu ile ilgili çok geniş bir bilgiye sahibim ve bu rezaleti ayrıca kaleme alacağım.

Bunun için de 2 Aralık 2010 Perşembe günü yapılacak olan açıklamayı bekliyorum.

Yeni havayolları şirketi kuruluyor ve bu da 2 Aralık 2010 da açıklanıyor.

Onur Air ve Sky Air a uçuş izninin verilmemesinin nedeni de, bu yeni şirketin piyasa payını yüksek tutmak için.

Evet, Liberal ekonomi içerisinde monopol bir düzen kurmaya çalışan Hükümet bununla da yetinmiyor ve İngiltere – Kıbrıs seferleri ile ilgili bir anlaşmaya da imza atıyor.

Kimle mi?

Atlas Jet ile.

Şimdi bizi yönetenlere sorarım!

Ambargo bunun neresinde? 

Uluslararası uçuş iznine hazi Onur ve Sky Air şirketlerine izin verilmemesi kimin koyduğu bir Ambargo?

Bu işe kim hayor diyor ise ortaya çıksın ve açıkça söylesin.

Söylesin ki Turizm sektörü onu baltalayanın kim olduğunu öğrensin.

Yıllarca bu toplumu Ambargo yalanı ile uyutan siyasiler artık bu yalandan vazgeçsin.

36 yıl boyunca birçok gerçeği bu toplumdan saklayan siyasetçiler bilmelidir ki artık bu toplum globalleşen bilgi ağı üzerinden her türlü bilgi ve belgeye ulaşabilmektedirler.

Ekonominin ciddi bir bölümünün Güneye kaymasına temel neden olan piyasa koşullarının mimarı olan Hükümetler, şimdi de ulaşım olanaklarına Ambargo koyarak KKTC ekonomisine ve özellikle turizmine büyük bir darbe vurmaktadırlar.

KKTC'de var olduğu söylenen Ambargonun gerçek tanımı şudur; “Gelmiş geçmiş tüm Hükümetlerin elinde toplanan kaynakları, belirli Özel Sektör temsilcileri ile ortaklaşa olarak kurdukları monopol düzen içerisinde yönetmeleri”.

Bu tanım birçok açıdan ispatlanmış bir gerçektir.

Eşdeğer malların dağıtımındaki adaletsizlik ile başlayan, tahsis malların dağıtımı ve tapu verilmesi ile devam eden, GSM sözleşmesi ve birçok ihale, lisans hakkı dağıtımı ile devam eden bu birlikteliğin neden olduğu ekonomik yıkımın KKTC siyasilerince nedeni “AMBARGO”!!!

Ne diyebilirim ki, KKTC de AMBARGO var.

Herhalde bu ambargodan artık Tahiti ve Hollywood da haberdardır.

Hatta umarım Holywood’da bunun üzerine bir film bile çekilir.

Başrolde oynayacak oyuncuları da Bakanlar Kurulu belirler artık.

Maksat Ambargoların yıkılması…